ÇANAKKALE SAVAŞI'NDA
DÜŞMANA İKİ GÜNDE 12.000 KAYIP VERDİREN KAR FIRTINASI:
27 KASIM 1915
Çanakkale Savaşı'nın bitmesine ve son düşman birliklerinin de Çanakkale'yi terketmesine aylar kala, Kasım ayının son günlerinde yaşanan ağır hava koşulları düşmana büyük zayiat verdirmişti. Bu zor doğa koşulları, özellikle çekilme aşamasındaki itilaf devletlerine çok ağır darbe indirmişti.
Şiddetli yağmur, arkasından dondurucu soğuk ve kar fırtınası her iki cephede de kurşun ve top seslerini kesmişti. Gerçek savaş, doğayla olan savaş başlamıştı. İtilaf devletlerinin yaklaşık %12.5'u, yani 12 bin asker savaş dışı kalmıştı.
(Fotoğrafta, kasım sonunda Çanakkale'de yaşanan kar fırtınası sonrası bir Türk askeri.)
Bu yazıda, Çanakkale Zaferi'nin bilinmeyen yönlerinden birinin hikayesini okuyacaksınız.1915 Kasım sonunda Çanakkale savaşında yaşanan dondurucu soğuğun ve kar fırtınasının savaşa etkilerini...
Çanakkale'de çatışmalar tüm hızıyla sürerken, 26 kasım 1915'teki şiddetli yağmur, neredeyse tüm siperleri suyla doldurmuştu. Yağış, ertesi sabaha kadar hafiflemişti. Hatta 27 kasım sabahı güneş açmıştı. O sabah erken saatlerde hava öyle çok soğuk da değildi. Ancak aynı gün öğleden sonra gökyüzü alçak koyu gri, yer yer simsiyah bulutlarla kaplanıp, rüzgar (poyraz)kuzeydoğu'ya dönmüştü. Deniz kabarmaya başlamıştı. Rüzgarın şiddetini arttırıp, soğuğun iyice hissedilmeye başlandığı an saat 16.00 gibi ilk kar taneleri havada süzülmeye başlamıştı. O gün Hintli ve Avustralyalı askerlerin büyük çoğunluğu hayatlarında ilk kez kar görüyordu...
Fotoğraftaki Anzak askeri Sapper Johnston şöyle anlatıyor o günü: "Bir önceki gün çılgın yağmurda ıslanan asker kıyafetleri vücutlarımızda donmuş haldeydi ve palto veya elbiselerinizi çıkarsaydınız donduğu için metal levhalar gibi kaskatı durabilirdi"
Avustralya özel birliklerden Harold Broughton korkunç koşulları şöyle anlatıyor:
Arkadaşım ve ben bulduğumuz iki tane boş teneke bisküvi kutusunun üzerinde oturuyorduk. Kafalarımızın üzerine battaniyeleri çektik.Kollarımızı birbirine sardık ve gece boyunca botlarımız suyun içerisinde suda yüzer gibi oturduk.
Gitmek için başka hiçbir yer yoktu, bu yüzden sabaha kadar orada oturuyorduk. Hareket etmeye çalıştığımızda, bu battaniyeleri büzülmüş metal levhalar gibi kaldırabilirdik. Ayaklarımız, suyun içinde donmuşlardı ve onları dışarı çıkarmak için pek harekete geçemiyorduk. Çevremizde inleyen ve ağlayan askerler vardı. Yangın merdivenlerinde duran nöbetçilerden bazıları soğuk ve rüzgardan kaskatı donmuşlardı ve dokunduğumuzda yere düşenler olmuştu. Bazıları da o kadar kötü durumdaydı ki, ellerinden geldiğince çabuk sahile inmeleri söylendi. Onların tedavi olabilecekleri tek yer orasıydı, ancak orada da insanlar çaresizdi ve aslında onları oraya götürmenin de pek bir yolu yoktu. Bu yüzden bazı askerlerin ellerine idrarlarını yaptığını gördüm. Bebekler gibi ağlayan askerler vardı.İçeceğimiz bir yudum su yoktu, bütün sular donmuştu.
Avustralyalı asker Er Ernes Lye:
26-27 Kasım gecesi yağan korkunç yağmur , tüm taburun siperlerinin sular altında kalmasına ve askerlerin boğulmasına neden oldu.Sonraki günler yağan kar ve dondurucu soğuk çok zayiat vermemize neden oldu.Her zamankinden daha yüksek kişisel kirliliğe düştük. Su arabaları donmuştu ve kalan az su hastalara pansuman için kullanılıyordu. Sanırım koşullarımızı iyileştirmek için bir şeyler yapabilirdik ama herkes çok perişan ve bitık bir haldeydi. Yüzlerimiz ve ellerimiz şişti, karardı ve çatladı. Her saat haşaratlar çoğalıyor ve üniformalar çamurla kaplanıyordu.Ve biliyor musunuz, gömleğime baktım, yanıp sönen bitler hala canlıydı ve gömleğin her tarafına sürünerek geçiyorlardı. Bir blok buz içinde geçen gecede, bu soğuğun lanet şeyleri öldüreceğini düşünmüştük.
Çoğunlukla savaşlarda, fırtına ve kar fırtınası, her iki taraftaki düşman ateşinden bir ara verileceği anlamına geliyordu. Ancak bu yaşanan bir dünya savaşı olunca bu pek mümkün değildi. Bizden çok daha kötü durumdaki Türk bataryaları, hatların arkasında birkaç kilometre ilerisinden zaman zaman ateş etmeyi sürdürüyordu.Bizim durumumuzla aynı koşullardakiler için inanılmaz birşeydi bu.
Dondurucu soğuk bir miktar fayda da sağladı: Fırtına sonrasında ilk kez taze et vardı. Taşıma için kullanılan katırlar Dondukları için ölmüş olmalıydılar ve taze et olarak kullanıyorlardı. Katır eti yiyeceğimi hiç tahmin etmezdim, zaten çok keyif almamıştım.Yine de yoklukta tıpkı sığır eti gibiydi tadı.
O iki günde sadece Suva bölgesinde 5000'den fazla donma vakası vardı ve 200'den fazla asker boğulmuştu veya donmuştu.
Fotoğraftaki Anzac askeri 1.Bölük 1.Tugay'dan R.D. Doughty'nin günlüklerinden: (Fotoğrafın arkasında yazan yazı:''Sonbaharda ilk kar, 27 kasım 1915 '' )
27 Kasım:
Bu sabah kar için oldukça yeterli soğuk var. Deniz çok kabarık ve genel olarak çok siyah görünümlü. Korkunç az yiyeceğimiz var ve sadece su ile reçel. Bizim silahların bu havada gelmesi beklenemez.
28 Kasım:
Sert kar yağışı. Dün gece 11'de iyice şiddetlenen ve halen devam eden kar yağışı. Saat 06:00. Rüzgar 30 mph. Karları kazıp siperden dışarı çıktık, çok güzel bir manzara. Her şey mükemmel beyaz. Ama keşke birazcık sıcak olsaydı. Bu öğleden sonra McIntosh'a sıcak iç çamaşırı gelecekmiş. Ne işimize yarayacaksa. Şu an ihtiyaç bu değil. Bir çimdik yulaf almayı başardık ve akşam yemeği için püre var.
29 Kasım:
Kar yağışı durdu, ama kesinlikle çok soğuk. Eskimo olmaktan bıktık. Beklentilerin aksine Türkler dün gece çoğu yerde saldırmadı.
2.bölükten Anzak askeri Binbaşı Fusiliers'in savaş günlüklerinden:
26 Kasım. Yağmurun yağmaya başladığı saat 17: 00'e kadar güzel bir gündü.Kısa sürede düzenli tropikal bir sağanağa dönüştü. 1 saatlik yağmurdan sonra su, açılan siperlerde 2 metre derinliği doldurmuştu. Arkadaki tepelerden siperlerimize müthiş bir su sızdı, barikatı tamamen yıktı, birkaç asker boğuldu. Yaklaşık 2 dakika alanımızın tamamı düzenli bir göl haline geldi. İletişim kanalları çamurlu sulara dönüştü. Ana iletişim girişi ile aramızdaki kanal bir nehire dönüştü.İlk akan suda boğulan yaklaşık 6 veya 8 asker hariç tüm tabur su altındaki siperlerden sıyrılmayı başardı.
Saat 9'da ay ortaya çıktı ve sahneyi aydınlattı. Taburun % 50'si tüfeklerini kurtardı ve neredeyse aynı yüzdede paltosunu bulabilenler oldu.
27 Kasım öğleden sonra çok yoğun bir kar fırtınası başladı.Görüş mesafesi olmadığı için Türk topçuları bir süre ateşi kesti. 28 Kasım sabahın erken saatlerinde rüzgar daha da soğuk esmeye başladı ve kar daha da kalınlaştı.Sabahın dördünde, destek hattından tek kurtulan C.O. ve Adjutant'dı.Ertesi gün ambulansa bile gönderilemeyecek boyutta ağırlaşan 50 kişinin yaşayamayacağına karar verildi.
Peki ya Türk askerleri bu hava koşullarından dolayı nasıl etkilendi?
Bu iklim şartlarına alışkın olmamız ve Türk askerinin daha dirayetli olması bizim daha az etkilenmemizi sağlamıştı. Bizim en büyük zayiatımız 18. 36. ve 59. alay cephelerimizdeydi.
İngiliz kayıtlarından bazı istatistikler şöyle :
İngiliz resmi kayıtları, Hastalıklar ve Tıbbi istatistikler'e göre, 6,602 askerin 6,368'i dondan etkilendi (% 96,4) .68 askerimiz şehit olmuştu, 166 askerimiz ise ciddi derecede donma vakasıyla kalıcı hasara uğramıştı. 86.tugay tamamen savaş dışı kalmıştı. Ayrıca 27 Kasım gecesi sıcaklık -10 santigrat derece kaydedilmişti.
Düşman birliklerinden ise don yüzünden 16.000 kişi etkilenmişti.280 kişi boğulmuş ya da dona maruz kalma nedeniyle ölmüştü. Gelibolu'da 1915 Kasımında düşman güçlerinin sayısı 125.763 kişiydi. Bölgedeki birliklerin % 12.5'u sadece birkaç gün içinde şiddetli yağış, dondurucu soğuk ve kar fırtınası yüzünden iş göremez hale gelmişti.Başka bir kayıta göre de düşman birliklerinden 12000 kişi savaş dışı kalmıştı ve 643 kişi doğa koşulları yüzünden hayatını kaybetmişti...
O günlere ait 500 hpa ve 850hpa basınç yer haritaları:
Kaynaklar:
http://1914-1918.invisionzone.com/forums...li/&page=1
https://paperspast.natlib.govt.nz/newspa...60420.2.51
http://trove.nla.gov.au/newspaper/articl...tart388589
https://www.awm.gov.au/collection/C02448
http://trove.nla.gov.au/picture/result?q...lipoli&s=0
Hazırlayan ve çeviri: Serkan Sezenoğlu
DİĞER YAZI DİZİLERİM:
**********************
İSTANBUL'UN MEŞHUR KIŞLARI:
http://www.forumatmosfer.com/forum-istan...ur-kislari
1929 KIŞI - BOĞAZDA BUZ ÜZERİNDE İNSANLARIN FOTOĞRAF ÇEKTİRDİĞİ EFSANE KIŞ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1929-k...e-kis.html
UNKAPANI KÖPRÜSÜNÜ 4 PARÇAYA AYIRAN MEŞHUR 1936 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-unkapa...-kisi.html
1954 KIŞI VE BOĞAZI KAPLAYAN BUZ KÜTLELERİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1954-k...eleri.html
1957 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1957-k...anbul.html
İSTANBUL, EDİRNE VE AVRUPA'YI FELÇ EDEN MEŞHUR 1963 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
1966 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1966-k...anbul.html
1967 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1967-k...anbul.html
1972-1973 KIŞI - İSTANBUL'DAN KIŞ MANZARALARI
http://www.forumatmosfer.com/konu-1972-1...alari.html
İSTANBUL'UN MEŞHUR 1985 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
İSTANBUL'UN MEŞHUR MART 1987 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
BİR FOTOĞRAFIN ÖYKÜSÜ... 1987 KIŞINDA ATATÜRK HAVAALANI
http://www.forumatmosfer.com/konu-bir-fo...alani.html
1992 KIŞI - BİR KIŞ EFSANESİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1992-k...anesi.html
İSTANBUL'UN MEŞHUR 2004 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
1987-2018 YILLARI ARASINDA, İSTANBUL'DA, MART AYINDA KAR YAĞIŞLI GÜNLER
http://www.forumatmosfer.com/konu-1987-2...unler.html
DÜNYA TARİHİNDE İZ BIRAKAN METEOROLOJİK OLAYLAR:
http://www.forumatmosfer.com/forum-dunya...ik-olaylar
ÇANAKKALE SAVAŞI'NDA DÜŞMANA 16.000 KAYIP VERDİREN KAR FIRTINASI:27 KASIM 1915
http://www.forumatmosfer.com/konu-canakk...-1915.html
1816 - YAZSIZ GEÇEN YIL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1816-y...n-yil.html
3 ŞUBAT 1972 (İRAN) - 8 METRE KAR KALINLIĞIYLA TARİHİN EN ÖLÜMCÜL KAR FIRTINASI
http://www.forumatmosfer.com/konu-3-suba...inasi.html
DÜNYA İKLİMİ:
http://www.forumatmosfer.com/forum-dunya-iklimi
ORMANLIK ALANLAR YAĞIŞI ÇEKER Mİ?
http://www.forumatmosfer.com/konu-ormanl...er-mi.html
KUTUP IŞIKLARI - AURORA BOREALIS
http://www.forumatmosfer.com/konu-kutup-...ealis.html
YANARDAĞ PATLAMALARI KIŞ MEVSİMİNİ ETKİLER Mİ?
http://www.forumatmosfer.com/konu-yanard...er-mi.html
ÇILDIR GÖLÜ’NDE BUZDA BALIK AVI
http://www.forumatmosfer.com/konu-cildir...k-avi.html
SALAR DE UYUNİ - UYUNİ TUZ ÇÖLÜ
http://www.forumatmosfer.com/konu-salar-...-colu.html
NASA GÖRSELLERİ KANIT GÖSTERİLDİ : HAVA DURUMUNA MÜDAHALE EDİLİYOR
http://www.forumatmosfer.com/konu-nasa-g...liyor.html
SİBİRYA'DA YENİ BİR GİZEMLİ KRATER BULUNDU
http://www.forumatmosfer.com/konu-sibiry...lundu.html
1984-2016 YILLARINA AİT İSTANBUL UYDU FOTOĞRAF GÖRÜNTÜLERİ KIYASLAMASI
http://www.forumatmosfer.com/konu-1984-2...amasi.html
1880-2017 YILLARI ARASI KÜRESEL SICAKLIK ANAMOLİSİ GRAFİĞİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1880-2...afigi.html
TÜRKİYE İKLİMİ:
http://www.forumatmosfer.com/forum-turkiye-iklimi
TÜRKİYE'DE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE METEOROLOJİK AFETLER
http://www.forumatmosfer.com/konu-turkiy...etler.html
TÜRKİYE'NİN ŞİDDETLİ DOLU İKLİMİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-turkiy...klimi.html
ÇÖL TOZLARININ ÇEVRE VE BİTKİLER ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ...
http://www.forumatmosfer.com/konu-col-to...ileri.html
BEYAZIT KULESİ: ÇOCUKLUĞUMUZUN KAR SEVİNCİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-beyazi...vinci.html
FORUM ATMOSFER OKULU:
AVRASYA KAR ÖRTÜSÜNÜN KIŞA ETKİSİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-avrasy...tkisi.html
BİR UZUN VADE KLAVUZU: MJO ENDEKSİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-bir-uz...deksi.html
AMATÖR TAHMİNCİLİK TARİHİ VE MODELLERİN GÜVENİLİRLİĞİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-amator...rligi.html
UZUN VADELİ TAHMİNLER, FIRTINA TAKVİMİ VE SİSTEM DÖNGÜSÜ
http://www.forumatmosfer.com/konu-uzun-v...ngusu.html
KAR YENİR Mİ? KAR NEDEN SEVİLİR? KAR SEVGİSİ !..
http://www.forumatmosfer.com/konu-kar-ye...vgisi.html
UYARI:
https://www.forumatmosfer.com web sitesinden alıntı yapmak isteyen kişi, kurum ve kuruluşlar; “Yazılı izin almış olsalar dahi” kullandıkları materyalin http://www.forumatmosfer.com sitesinde yayınlanmakta olduğunu ve bu siteden alıntı yapıldığını açık bir şekilde belirtmekle beraber http://www.forumatmosfer.com sitesine link vermek zorundadır.
DÜŞMANA İKİ GÜNDE 12.000 KAYIP VERDİREN KAR FIRTINASI:
27 KASIM 1915
Çanakkale Savaşı'nın bitmesine ve son düşman birliklerinin de Çanakkale'yi terketmesine aylar kala, Kasım ayının son günlerinde yaşanan ağır hava koşulları düşmana büyük zayiat verdirmişti. Bu zor doğa koşulları, özellikle çekilme aşamasındaki itilaf devletlerine çok ağır darbe indirmişti.
Şiddetli yağmur, arkasından dondurucu soğuk ve kar fırtınası her iki cephede de kurşun ve top seslerini kesmişti. Gerçek savaş, doğayla olan savaş başlamıştı. İtilaf devletlerinin yaklaşık %12.5'u, yani 12 bin asker savaş dışı kalmıştı.
(Fotoğrafta, kasım sonunda Çanakkale'de yaşanan kar fırtınası sonrası bir Türk askeri.)
Bu yazıda, Çanakkale Zaferi'nin bilinmeyen yönlerinden birinin hikayesini okuyacaksınız.1915 Kasım sonunda Çanakkale savaşında yaşanan dondurucu soğuğun ve kar fırtınasının savaşa etkilerini...
Çanakkale'de çatışmalar tüm hızıyla sürerken, 26 kasım 1915'teki şiddetli yağmur, neredeyse tüm siperleri suyla doldurmuştu. Yağış, ertesi sabaha kadar hafiflemişti. Hatta 27 kasım sabahı güneş açmıştı. O sabah erken saatlerde hava öyle çok soğuk da değildi. Ancak aynı gün öğleden sonra gökyüzü alçak koyu gri, yer yer simsiyah bulutlarla kaplanıp, rüzgar (poyraz)kuzeydoğu'ya dönmüştü. Deniz kabarmaya başlamıştı. Rüzgarın şiddetini arttırıp, soğuğun iyice hissedilmeye başlandığı an saat 16.00 gibi ilk kar taneleri havada süzülmeye başlamıştı. O gün Hintli ve Avustralyalı askerlerin büyük çoğunluğu hayatlarında ilk kez kar görüyordu...
Fotoğraftaki Anzak askeri Sapper Johnston şöyle anlatıyor o günü: "Bir önceki gün çılgın yağmurda ıslanan asker kıyafetleri vücutlarımızda donmuş haldeydi ve palto veya elbiselerinizi çıkarsaydınız donduğu için metal levhalar gibi kaskatı durabilirdi"
Avustralya özel birliklerden Harold Broughton korkunç koşulları şöyle anlatıyor:
Arkadaşım ve ben bulduğumuz iki tane boş teneke bisküvi kutusunun üzerinde oturuyorduk. Kafalarımızın üzerine battaniyeleri çektik.Kollarımızı birbirine sardık ve gece boyunca botlarımız suyun içerisinde suda yüzer gibi oturduk.
Gitmek için başka hiçbir yer yoktu, bu yüzden sabaha kadar orada oturuyorduk. Hareket etmeye çalıştığımızda, bu battaniyeleri büzülmüş metal levhalar gibi kaldırabilirdik. Ayaklarımız, suyun içinde donmuşlardı ve onları dışarı çıkarmak için pek harekete geçemiyorduk. Çevremizde inleyen ve ağlayan askerler vardı. Yangın merdivenlerinde duran nöbetçilerden bazıları soğuk ve rüzgardan kaskatı donmuşlardı ve dokunduğumuzda yere düşenler olmuştu. Bazıları da o kadar kötü durumdaydı ki, ellerinden geldiğince çabuk sahile inmeleri söylendi. Onların tedavi olabilecekleri tek yer orasıydı, ancak orada da insanlar çaresizdi ve aslında onları oraya götürmenin de pek bir yolu yoktu. Bu yüzden bazı askerlerin ellerine idrarlarını yaptığını gördüm. Bebekler gibi ağlayan askerler vardı.İçeceğimiz bir yudum su yoktu, bütün sular donmuştu.
Avustralyalı asker Er Ernes Lye:
26-27 Kasım gecesi yağan korkunç yağmur , tüm taburun siperlerinin sular altında kalmasına ve askerlerin boğulmasına neden oldu.Sonraki günler yağan kar ve dondurucu soğuk çok zayiat vermemize neden oldu.Her zamankinden daha yüksek kişisel kirliliğe düştük. Su arabaları donmuştu ve kalan az su hastalara pansuman için kullanılıyordu. Sanırım koşullarımızı iyileştirmek için bir şeyler yapabilirdik ama herkes çok perişan ve bitık bir haldeydi. Yüzlerimiz ve ellerimiz şişti, karardı ve çatladı. Her saat haşaratlar çoğalıyor ve üniformalar çamurla kaplanıyordu.Ve biliyor musunuz, gömleğime baktım, yanıp sönen bitler hala canlıydı ve gömleğin her tarafına sürünerek geçiyorlardı. Bir blok buz içinde geçen gecede, bu soğuğun lanet şeyleri öldüreceğini düşünmüştük.
Çoğunlukla savaşlarda, fırtına ve kar fırtınası, her iki taraftaki düşman ateşinden bir ara verileceği anlamına geliyordu. Ancak bu yaşanan bir dünya savaşı olunca bu pek mümkün değildi. Bizden çok daha kötü durumdaki Türk bataryaları, hatların arkasında birkaç kilometre ilerisinden zaman zaman ateş etmeyi sürdürüyordu.Bizim durumumuzla aynı koşullardakiler için inanılmaz birşeydi bu.
Dondurucu soğuk bir miktar fayda da sağladı: Fırtına sonrasında ilk kez taze et vardı. Taşıma için kullanılan katırlar Dondukları için ölmüş olmalıydılar ve taze et olarak kullanıyorlardı. Katır eti yiyeceğimi hiç tahmin etmezdim, zaten çok keyif almamıştım.Yine de yoklukta tıpkı sığır eti gibiydi tadı.
O iki günde sadece Suva bölgesinde 5000'den fazla donma vakası vardı ve 200'den fazla asker boğulmuştu veya donmuştu.
Fotoğraftaki Anzac askeri 1.Bölük 1.Tugay'dan R.D. Doughty'nin günlüklerinden: (Fotoğrafın arkasında yazan yazı:''Sonbaharda ilk kar, 27 kasım 1915 '' )
27 Kasım:
Bu sabah kar için oldukça yeterli soğuk var. Deniz çok kabarık ve genel olarak çok siyah görünümlü. Korkunç az yiyeceğimiz var ve sadece su ile reçel. Bizim silahların bu havada gelmesi beklenemez.
28 Kasım:
Sert kar yağışı. Dün gece 11'de iyice şiddetlenen ve halen devam eden kar yağışı. Saat 06:00. Rüzgar 30 mph. Karları kazıp siperden dışarı çıktık, çok güzel bir manzara. Her şey mükemmel beyaz. Ama keşke birazcık sıcak olsaydı. Bu öğleden sonra McIntosh'a sıcak iç çamaşırı gelecekmiş. Ne işimize yarayacaksa. Şu an ihtiyaç bu değil. Bir çimdik yulaf almayı başardık ve akşam yemeği için püre var.
29 Kasım:
Kar yağışı durdu, ama kesinlikle çok soğuk. Eskimo olmaktan bıktık. Beklentilerin aksine Türkler dün gece çoğu yerde saldırmadı.
2.bölükten Anzak askeri Binbaşı Fusiliers'in savaş günlüklerinden:
26 Kasım. Yağmurun yağmaya başladığı saat 17: 00'e kadar güzel bir gündü.Kısa sürede düzenli tropikal bir sağanağa dönüştü. 1 saatlik yağmurdan sonra su, açılan siperlerde 2 metre derinliği doldurmuştu. Arkadaki tepelerden siperlerimize müthiş bir su sızdı, barikatı tamamen yıktı, birkaç asker boğuldu. Yaklaşık 2 dakika alanımızın tamamı düzenli bir göl haline geldi. İletişim kanalları çamurlu sulara dönüştü. Ana iletişim girişi ile aramızdaki kanal bir nehire dönüştü.İlk akan suda boğulan yaklaşık 6 veya 8 asker hariç tüm tabur su altındaki siperlerden sıyrılmayı başardı.
Saat 9'da ay ortaya çıktı ve sahneyi aydınlattı. Taburun % 50'si tüfeklerini kurtardı ve neredeyse aynı yüzdede paltosunu bulabilenler oldu.
27 Kasım öğleden sonra çok yoğun bir kar fırtınası başladı.Görüş mesafesi olmadığı için Türk topçuları bir süre ateşi kesti. 28 Kasım sabahın erken saatlerinde rüzgar daha da soğuk esmeye başladı ve kar daha da kalınlaştı.Sabahın dördünde, destek hattından tek kurtulan C.O. ve Adjutant'dı.Ertesi gün ambulansa bile gönderilemeyecek boyutta ağırlaşan 50 kişinin yaşayamayacağına karar verildi.
Peki ya Türk askerleri bu hava koşullarından dolayı nasıl etkilendi?
Bu iklim şartlarına alışkın olmamız ve Türk askerinin daha dirayetli olması bizim daha az etkilenmemizi sağlamıştı. Bizim en büyük zayiatımız 18. 36. ve 59. alay cephelerimizdeydi.
İngiliz kayıtlarından bazı istatistikler şöyle :
İngiliz resmi kayıtları, Hastalıklar ve Tıbbi istatistikler'e göre, 6,602 askerin 6,368'i dondan etkilendi (% 96,4) .68 askerimiz şehit olmuştu, 166 askerimiz ise ciddi derecede donma vakasıyla kalıcı hasara uğramıştı. 86.tugay tamamen savaş dışı kalmıştı. Ayrıca 27 Kasım gecesi sıcaklık -10 santigrat derece kaydedilmişti.
Düşman birliklerinden ise don yüzünden 16.000 kişi etkilenmişti.280 kişi boğulmuş ya da dona maruz kalma nedeniyle ölmüştü. Gelibolu'da 1915 Kasımında düşman güçlerinin sayısı 125.763 kişiydi. Bölgedeki birliklerin % 12.5'u sadece birkaç gün içinde şiddetli yağış, dondurucu soğuk ve kar fırtınası yüzünden iş göremez hale gelmişti.Başka bir kayıta göre de düşman birliklerinden 12000 kişi savaş dışı kalmıştı ve 643 kişi doğa koşulları yüzünden hayatını kaybetmişti...
O günlere ait 500 hpa ve 850hpa basınç yer haritaları:
Kaynaklar:
http://1914-1918.invisionzone.com/forums...li/&page=1
https://paperspast.natlib.govt.nz/newspa...60420.2.51
http://trove.nla.gov.au/newspaper/articl...tart388589
https://www.awm.gov.au/collection/C02448
http://trove.nla.gov.au/picture/result?q...lipoli&s=0
Hazırlayan ve çeviri: Serkan Sezenoğlu
DİĞER YAZI DİZİLERİM:
**********************
İSTANBUL'UN MEŞHUR KIŞLARI:
http://www.forumatmosfer.com/forum-istan...ur-kislari
1929 KIŞI - BOĞAZDA BUZ ÜZERİNDE İNSANLARIN FOTOĞRAF ÇEKTİRDİĞİ EFSANE KIŞ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1929-k...e-kis.html
UNKAPANI KÖPRÜSÜNÜ 4 PARÇAYA AYIRAN MEŞHUR 1936 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-unkapa...-kisi.html
1954 KIŞI VE BOĞAZI KAPLAYAN BUZ KÜTLELERİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1954-k...eleri.html
1957 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1957-k...anbul.html
İSTANBUL, EDİRNE VE AVRUPA'YI FELÇ EDEN MEŞHUR 1963 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
1966 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1966-k...anbul.html
1967 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1967-k...anbul.html
1972-1973 KIŞI - İSTANBUL'DAN KIŞ MANZARALARI
http://www.forumatmosfer.com/konu-1972-1...alari.html
İSTANBUL'UN MEŞHUR 1985 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
İSTANBUL'UN MEŞHUR MART 1987 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
BİR FOTOĞRAFIN ÖYKÜSÜ... 1987 KIŞINDA ATATÜRK HAVAALANI
http://www.forumatmosfer.com/konu-bir-fo...alani.html
1992 KIŞI - BİR KIŞ EFSANESİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1992-k...anesi.html
İSTANBUL'UN MEŞHUR 2004 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html
1987-2018 YILLARI ARASINDA, İSTANBUL'DA, MART AYINDA KAR YAĞIŞLI GÜNLER
http://www.forumatmosfer.com/konu-1987-2...unler.html
DÜNYA TARİHİNDE İZ BIRAKAN METEOROLOJİK OLAYLAR:
http://www.forumatmosfer.com/forum-dunya...ik-olaylar
ÇANAKKALE SAVAŞI'NDA DÜŞMANA 16.000 KAYIP VERDİREN KAR FIRTINASI:27 KASIM 1915
http://www.forumatmosfer.com/konu-canakk...-1915.html
1816 - YAZSIZ GEÇEN YIL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1816-y...n-yil.html
3 ŞUBAT 1972 (İRAN) - 8 METRE KAR KALINLIĞIYLA TARİHİN EN ÖLÜMCÜL KAR FIRTINASI
http://www.forumatmosfer.com/konu-3-suba...inasi.html
DÜNYA İKLİMİ:
http://www.forumatmosfer.com/forum-dunya-iklimi
ORMANLIK ALANLAR YAĞIŞI ÇEKER Mİ?
http://www.forumatmosfer.com/konu-ormanl...er-mi.html
KUTUP IŞIKLARI - AURORA BOREALIS
http://www.forumatmosfer.com/konu-kutup-...ealis.html
YANARDAĞ PATLAMALARI KIŞ MEVSİMİNİ ETKİLER Mİ?
http://www.forumatmosfer.com/konu-yanard...er-mi.html
ÇILDIR GÖLÜ’NDE BUZDA BALIK AVI
http://www.forumatmosfer.com/konu-cildir...k-avi.html
SALAR DE UYUNİ - UYUNİ TUZ ÇÖLÜ
http://www.forumatmosfer.com/konu-salar-...-colu.html
NASA GÖRSELLERİ KANIT GÖSTERİLDİ : HAVA DURUMUNA MÜDAHALE EDİLİYOR
http://www.forumatmosfer.com/konu-nasa-g...liyor.html
SİBİRYA'DA YENİ BİR GİZEMLİ KRATER BULUNDU
http://www.forumatmosfer.com/konu-sibiry...lundu.html
1984-2016 YILLARINA AİT İSTANBUL UYDU FOTOĞRAF GÖRÜNTÜLERİ KIYASLAMASI
http://www.forumatmosfer.com/konu-1984-2...amasi.html
1880-2017 YILLARI ARASI KÜRESEL SICAKLIK ANAMOLİSİ GRAFİĞİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1880-2...afigi.html
TÜRKİYE İKLİMİ:
http://www.forumatmosfer.com/forum-turkiye-iklimi
TÜRKİYE'DE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE METEOROLOJİK AFETLER
http://www.forumatmosfer.com/konu-turkiy...etler.html
TÜRKİYE'NİN ŞİDDETLİ DOLU İKLİMİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-turkiy...klimi.html
ÇÖL TOZLARININ ÇEVRE VE BİTKİLER ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ...
http://www.forumatmosfer.com/konu-col-to...ileri.html
BEYAZIT KULESİ: ÇOCUKLUĞUMUZUN KAR SEVİNCİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-beyazi...vinci.html
FORUM ATMOSFER OKULU:
AVRASYA KAR ÖRTÜSÜNÜN KIŞA ETKİSİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-avrasy...tkisi.html
BİR UZUN VADE KLAVUZU: MJO ENDEKSİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-bir-uz...deksi.html
AMATÖR TAHMİNCİLİK TARİHİ VE MODELLERİN GÜVENİLİRLİĞİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-amator...rligi.html
UZUN VADELİ TAHMİNLER, FIRTINA TAKVİMİ VE SİSTEM DÖNGÜSÜ
http://www.forumatmosfer.com/konu-uzun-v...ngusu.html
KAR YENİR Mİ? KAR NEDEN SEVİLİR? KAR SEVGİSİ !..
http://www.forumatmosfer.com/konu-kar-ye...vgisi.html
UYARI:
https://www.forumatmosfer.com web sitesinden alıntı yapmak isteyen kişi, kurum ve kuruluşlar; “Yazılı izin almış olsalar dahi” kullandıkları materyalin http://www.forumatmosfer.com sitesinde yayınlanmakta olduğunu ve bu siteden alıntı yapıldığını açık bir şekilde belirtmekle beraber http://www.forumatmosfer.com sitesine link vermek zorundadır.
Bu gönderiye 5 ifade bırakıldı.
Hepsini görüntüle
1 4
1 4