Bu aralar, içinde de bulunduğumuz ve genelde ekim ayının sonundan kasım ayının ortasına kadar olan süreçte görülüyor. Genellikle birkaç gün sürer ama bazen bir haftalık süreçlere kadar çıkabiliyor. Bazı yıllar birden fazla kez de görüldüğü olabiliyor. Genellikle soğuk bir hava dalgasının sonrasında meydana geldiği açıklanır. Genelde gündüzler güneşli, hafif rüzgarlı ve puslu, geceler serin ; yağış olmamakla birlikte geceleri don görülebiliyor. Bilinenin aksine gündüz ve gece sıcaklık farkı özellikle iç bölgelerde fazla olabiliyor.
Pastırma yazı, kutuplardan gelen alçak bir soğuk hava kütlesinin hareketsizleşerek sıcak bir yüksek basınç merkezi oluşturması sonucu ortaya çıkar. Bu merkezin özelliği, istikrarlı bir katmanlaşma yaratan önemli sıcaklık değişimleridir. Sonuçta havanın dikey hareketi engellenir ve alçaklarda yoğunlaşan duman, toz vb havanın puslu olmasına yol açar. Ayrıca bu süreçte hava genellikle olağandan daha fazla kirlidir.


Örnek görsellerde de ay sonuna kadar olan süreçte modellere nasıl yansıdığını görebiliyoruz.
Pastırma yazı söylemi, pastırmanın bu zamanlarda hazırlanmasından gelir. Fakat daha edebi araştırmalara bakıldığında ilk kullanımının 1778'de İngiltere'de yazılmış bir mektupta kullanılan bir cümlede olduğu ortaya çıkmış. Terimin kesin kökenleri belirsiz olsa da, belki de ilk kez Yerli Amerikalılar'ın ("Yerliler"="Indian") yaşadığı bölgelerde ya da yerli Amerikalılar ilk önce Avrupalılara anlattığı için sözü edilmiştir ya da yerli Amerikalıların avlandığı sonbaharda, sıcak ve puslu koşullara dayanıyordu. Dünyanın pek çok yerinde yaşanan bu dönem, Almanya'da "kocakarı yazı", İsveç'te "Azize Birgitta yazı", Amerika Birleşik Devletleri'nde "Yerli yazı" (Indian summer) gibi adlar alır.
Pastırma yazı, kutuplardan gelen alçak bir soğuk hava kütlesinin hareketsizleşerek sıcak bir yüksek basınç merkezi oluşturması sonucu ortaya çıkar. Bu merkezin özelliği, istikrarlı bir katmanlaşma yaratan önemli sıcaklık değişimleridir. Sonuçta havanın dikey hareketi engellenir ve alçaklarda yoğunlaşan duman, toz vb havanın puslu olmasına yol açar. Ayrıca bu süreçte hava genellikle olağandan daha fazla kirlidir.


Örnek görsellerde de ay sonuna kadar olan süreçte modellere nasıl yansıdığını görebiliyoruz.
Pastırma yazı söylemi, pastırmanın bu zamanlarda hazırlanmasından gelir. Fakat daha edebi araştırmalara bakıldığında ilk kullanımının 1778'de İngiltere'de yazılmış bir mektupta kullanılan bir cümlede olduğu ortaya çıkmış. Terimin kesin kökenleri belirsiz olsa da, belki de ilk kez Yerli Amerikalılar'ın ("Yerliler"="Indian") yaşadığı bölgelerde ya da yerli Amerikalılar ilk önce Avrupalılara anlattığı için sözü edilmiştir ya da yerli Amerikalıların avlandığı sonbaharda, sıcak ve puslu koşullara dayanıyordu. Dünyanın pek çok yerinde yaşanan bu dönem, Almanya'da "kocakarı yazı", İsveç'te "Azize Birgitta yazı", Amerika Birleşik Devletleri'nde "Yerli yazı" (Indian summer) gibi adlar alır.
Amatör Meteoroloji "Uzmanı"