1992 KIŞI - BİR KIŞ EFSANESİ
TÜRKİYE'NİN BİRÇOK ŞEHRİ İÇİN SON 50 YILIN EN SOĞUK VE EN KARLI KIŞI...

   

1992 Kışı, Aralık-Ocak-Şubat-Mart ayları boyunca yaşanan yaklaşık 10'un üzerinde karlı sistemle, Karadeniz ve Güneydoğu Anadolu'da son 50 yılın en yoğun kar yağışlarıyla; Antalya, Adana, Muğla gibi 25-30 yılda bir kar yağışı alan güneydeki şehirlerimizin kar yağışıyla tanışmasıyla, Şırnak Gömeç'te meydana gelen çığ felaketiyle, İzmir-Ankara ölüm yürüyüşüyle, peşpeşe kar yağışları ve okul kar tatilleri yapan İstanbul'un yılın son gününde de karlı bir yılbaşı geçirmesiyle hafızalarda yer alması gereken bir kıştır...

   

Yukarıdaki gazete manşeti, yoğun kar yağışı altında, 18 Mart 1992'de İstanbul Mecidiyeköy Ali Sami Yen stadında oynanan Werder Bremen- Galatasaray Avrupa Kupa Galipleri kupası çeyrek final rövanş karşılaşması (ilk maç 2-1) sonucuna ait. (0-0)

O gün, belki de İstanbul'un birçok semtine yağmayan kar, DEK (Deniz etkisiyle kar) kütleleriyle özellikle Mecidiyeköy'ü etkilemişti. Yoğun kar yağışı yüzünden balçığa dönen sahada, yarı finale çıkmak için sadece 1 gole ihtiyacı olan Galatasaray, belki de hava şartları dolayısıyla bunu başaramamıştı.





Romen futbolcu Rotariu'nun son dakikada kale ağzından kaçırdığı golün fotoğrafı, o günleri yaşayan futbolseverlerin hafızalarından hala silinememiştir.

   

1992 Kışının, efsane kışlar başlığımızda yeni yerini almasının sebebi, elbette sadece bu maç özelinde mart ayında yağan kar ve bu hatırlardan çıkmayan maç değildi.  
''1987-2020 Yılları arasında İstanbul'da, Mart ayında kar yağışlı günler'' ↗
başka bir araştırma yazımızın konusuydu.. 

   

Forumumuz kurucularından Orçun Bostancı'nın anlatımıyla 1992 kışı:

1992 Kışı İstanbul 
Cemal Seviş albümünden karlı bir İstanbul fotoğrafı. Bu model icarus otobüsler 1991 yılında İstanbul'da hizmete alınmıştı. 
   

1992 Şubat.. Uzun Sibirya sisteminden bir an... O dönemlere ait en net hatırladıklarım, ocak ayının sonlarına doğru mahallemizde kanalizasyon borularının yenilenmesi için kazı çalışması başlamıştı. İş o kadar yavaş ilerliyordu ki, günde 2 metre kazıp, devasa çukurları açık bırakıp, gidiyorlardi. Klasik shp belediyeciliğinin örneklerini dibine kadar yaşıyorduk. Ben durumdan çok memnundum çünkü okuldan gelip çantamı fırlattiktan sonra cam kenarına oturup dev eskavatörün kepçesine aldığı toprağı kamyona boşaltmasını izlerdim. Hava sürekli kapalı olmaya başlamıştı sisteme az süre kala, her sabah uyanınca yerlerde buzlanma oluyordu ve sabah okula giderken müthiş sis etkili olmaktaydı.

Bacalardan tüten yakılan kömürün karbondioksiti ve konfeksiyonlardan alınan firaların yakılması ile oluşan o boğucu dumanla karışan sisi soluyunca bir anda Kasımpaşa rampasını tırmanan 1953 model Plymouth'a dönüştüğümüz zamanlardı. Kar bir yağar bir durur bir güneş açar sonra aniden ortalık bembeyaz olur, gözgözü görmez hale gelirdi.

Uzun süren sistemler silsilesiydi

Özellikle Zeytinburnu ile Beykoz arasındaki farkı çok net hatırlıyorum

Beykoz'da köyde dayimlarda mahsur kalmıştık. 4 gün eve gidemedik. Beykoz'da yerde 50 cm den fazla kar varken Zeytinburnu'na döndüğümüzde yerler hafif ıslaktı sadece... 
Ama tabi o sistemler içerisinde 20-25 cm kar birikintisi olan günler de olmuştu ki, deniz seviyesi için efsaneydi.

   

Meteoroloji Genel Müdürlüğü kayıtlarında, Türkiye kış mevsimi ortalama sıcaklık sapması grafiğine göre  yaklaşık son 50 yılın en soğuk kışı unvanını elinde tutuyor 1992 kışı...

Geçtiğimiz yıllarda yayınladığımız ''1816 -Yazsız Geçen Yıl '' başlıklı araştırma yazımızda , 1815 yılında patlayan Tambora yanardağı'nın 1816 yılındaki küresel soğumaya etkilerinden bahsetmiştik:
1816 YAZSIZ GEÇEN YIL ↗

Belki de yine bir yanardağ patlamasının kül ve kükürtlü gazları karışımının güneş ışınlarının  kısmen yutulup,  kısmen de uzaya yansıması ve stratosfer ısınmasının olası etkileri sonucu dünya ikliminde meydana gelen değişikliklerle, yine önceki örneklere benzer, oldukça soğuk geçen bir kış da 1992 yılında yaşanmıştı. 

   

12 Haziran 1991'de Filipinler'de Pinatubo yanardağının patlaması sonucu ertesi yıl dünya genelinde ortalama sıcaklık 0.5 derece azalmıştı.

Belki de bu yanardağ patlamasının tetiklemesi sonucu, 1992 kışı, son 50 yılın en soğuk kışlarından biri olarak tarihe geçmesi adına sebep olmuştu!

Ocak ayında aşırı ve sürekli pozitif NAO sonucunda Akdeniz'den Türkiye'ye neredeyse hiç alçak basınç gelmemişti. Ay başında, ay ortasında ve ay sonunda Karadeniz üzerinden gelen soğuklar, Marmara ve Karadeniz'de deniz etkisiyle kar (DEK) yağışlarına yol açmıştı. Hatta bu soğuklar 31 Ocak 1992'de Akdeniz'e kadar inerek, Akdeniz'in doğusunda bir tepki alçak basıncının oluşmasına ve Adana , Antalya, Muğla gibi şehirlere kar yağmasına sebep olmuştu.

26 Ocak - 3 Şubat tarihleri arasında Bitlis, Bingöl, Siirt'te kar kalınlıkları:
   

1992 Kışı Bitlis
   

   

 1992 kışında Antalya'ya yağan kardan fotoğraf:
   

31 Ocak 1992 Adana 
Forumumuzun kurucularından Ozan Soyak'ın babası, ablası ve solda komşuları..
   

1992 Kışı
Antalya - Serik
   

1992 Kışı Antalya 
Murat Aytaç
   

Muğla - Fethiye sahillerine yağan karın fotoğrafı:
   

1992 kışı anıldığında, hafızalarımızdaki en üzücü olayı hatırlatmadan da geçmeyelim.

1 Şubat 1992 Şırnak Gömeç köyü çığ faciası.
   

   

1 Şubat'ta Şırnak'a bağlı Gömeç köyünde konuşlu 2.komando tugayına bağlı bir bölüğün üzerine, ne yazık ki çığ düşmüştü. Çığ felaketi sadece köyde konuşlu askeri birliğin değil, aynı zamanda köylülerin de hayatına mal olmuştu. Toplamda 97 askerimiz şehit olmuş ve toplamda 220 vatandaşımız yaşamını yitirmişti.

   

O gün şehit olan 1966 artvin doğumlu 221.dönem piyade komando asteğmen Ömer Zeki Varan'ın annesine yazdığı mektup gerçekten okunmaya değer.

"Burada yaşamak çok zor anne"

''İsterseniz birazcık size buralardan bahsedeyim. Bu yıl burada çok fazla kar yağdı. Köylüler 30 yıldır böyle kar görmediklerini söylüyorlar. Bir hafta devamlı yağan kardan sonra bir de terörist peşinde dolaşmak, bize hem doğayla hem de teröristle uğraşmak zorunda bırakıyor. Bir görev en az beş gün sürüyor,dağlarda,karla soğukla,teröristle ve korkuyla mücadele etmek zor gerçekten çok zor. Fakat her şeye rağmen yaşamak için bunları yapmak zorundayım. Burada benimle birlikte 20 tane askerin sorumlusuyum. Onların hem komutanı, hem annesi, babası hem de arkadaşı olmak zorundayım. Bazen üç gün uyumadığım zamanlar oluyor.Burada uyumakla ölmek arasında pek fazla fark yok. Köylünün benim elimi sıkışları ve bana ettikleri dualar belki de sizin yaptığınız dualar kadar vardır. Gündüz elini sıkan köylü akşamları dağa çıkıp üzerimize ateş yağdırabilirler. Akşam olunca her şey bitiyor burda. Sadece bekleme başlıyor ta ki kaleşnikof'un bu sessizliği bozmasına kadar. İşte o zaman insanın aklına hiçbir şey gelmiyor,karşındakileri caydırıp seni yok etmesine izin vermeden bildiğim tüm askerlik kavramlarını uyguluyorum. Yaşamak da,  ölmek de tuhaf burda.Buralara nasıl düştüm? Suçum neydi? Bilmiyorum ama her şeye rağmen başa gelen çekilir diyorum. Her gün ağarmasında acaba batan günü görebilecekmiyim diyorum. ''

   

1992 Yılı Türkiye'de son yılların en fazla düşen çığ sayısına sahip ve bunun sonucu yaşanan ölümlerin en fazla olduğu yıl olarak da kayıtlara geçmişti.
   

1991 Aralık-1992 Ocak, Şubat ve Mart aylarında 500 hpa ve 850 hpa haritalarını hazırladığımız video çalışması:




1992 Kışı
İzmir - Ankara Ölüm Yürüyüşü
Özelleştirme ve taşeronlaşma politikalarına karşı İzmir Büyükşehir Belediyesi işçilerinin 7 Ocak 1992'de Ankara’ya başlattıkları ve 28 gün süren “Ölüm Yürüyüşü”nden fotoğraflar :

   

   

1992 Kışı
Çamlıhemşin'de adam boyu yağan kar ve evlerine yol açan insanları gösteren video :




1992 Kışı Muş-Varto Goskar yolu
   

O yıl Ankara için tarihin en sert kışlarından birine, ben de Ankara'da tanıklık etmiştim. 1992 kışı, 1949, 1954 ve 1976 yıllarından sonra, Ankara için de, son yüzyılın en soğuk kışlarından biri olmuştu.

Hacettepe Üniversitesi Beytepe kampüsü'nde vasıtaların işlemediği bir günde, yaklaşık 2-3 km.'lik nizamiyeyle, fakülte binalarınn arasındaki yolu, yoğun kar yağışı altında yürüyerek gitmek zorunda kaldığımız bir günden:
   

1992 Yılına İstanbul kar yağışı altında girmişti. Cumhuriyet gazetesinin arşivinden karlı yılbaşı:
   

2 Şubat'ta kar nedeniyle kupa maçlarının ertelenme tehlikesi olduğu haberi:
   

   

24 Şubatta gelen sistem de İstanbul'da ve birçok şehirde okullara tatil yaptırmış.
     

Aşağıdaki fotoğraf, forumumuz yöneticilerinden Emre Atag'a ait.

1992 Kışı - Yıldız Teknik üniversitesi
   

1992 Kışı Burdur - Gölhisar
Birol Kahveci
   

1992 Kışı Giresun Eğitim Fakültesi 
İbrahim Zor 
   

1992 Kışı Karabük
   

1992 Kışı Kastamonu - Şenpazar
Mustafa Sayın
   

1992 Kışı anomalisi - Dünya 
   

1992 Kışı Anomalisi - Avrupa 
   

1992 Kışı ilk yarısına ait yer seviyesi sıcaklık anomalisi:
   

1992 Kışı ikinci yarısına ait yer seviyesi sıcaklık anomalisi:
   

40 cm. kar kalınlığı ve sürekli yağan tipiyle, temizleme çalışmalarıyla sık sık bölünen Bartınspor- Galatasaray maçından:
23 Aralık 1992





Bir de forumumuz tahmincilerinden , Çorlu'da yaşayan Ozan Deniz'in kaleminden 92 kışını okuyalım:

1992..

0 bana karı sevdiren 80'li efsane senelerden sonra sadece 1 kere karın yağdığı 88 , hemen hemen hiç kar yağmayan 89 , 90 ve 91 yıllarından sonra kar nedir diye unutmaya başlamışken 92 imdadımıza yetişmişti.

Ben de artık çocukluktan çıkmış, farkındalığı artmış, hava olayların bilimsel yönlerini keşfetmiş ve kendi termometremle ve gözlemlerime dayalı olarak defter tutmaya başlamıştım. Defter tutmama neden olan olay 6 ekim 1991 günü sıcaklığın gün içinde dahi 6 c civarında olmasıydı. Bu beni çok etkilemişti, belki de o kış olacak olanların müjdecisiydi.

8 aralık 1991 de 3 gün sürecek olan tipi 4 yıllık kar hasretimi tam anlamıyla söndürememişti. Fakat bu sistem 27 Aralıkta gelen sisteme göre zayıf kalmıştı.

26 Aralık 1991 de sabah saatlerinde yağan yoğun karla 20 cm kar birikmişti ve gerçekten dünyanın en mutlusu bendim. Kardeşimle birlikte 3 saat boyunca gezmiş ve donmuştuk. Kar yılbaşına kadar yerde kalmıştı. Oldukça Soğuk bir kış geçiriyorduk. Yılbaşı gecesi karı kıl payı kaçırmıştık. Sıcaklık 0 c altında olmasına rağmen (Deniz etkisiyle kar) DEK'ler Çorlu'ya ulaşamadığı için yılbaşı kar hayali başka bir seneye kalmıştı Çorlulular için.

1992 Ocak ayı da Şubat ayı da çok miktarda olmamak üzere ama hemen hemen her gün ve özellikle de sabah saatlerinde DEK oluşuyordu.

19-20 Şubat 1992 günü oldukça soğuktu. Trt de duyduğum habere çok şaşırmıştım. Oldukça sıradışı bir anlatımdı. '' Akdenizde oluşacak derin bir alçak basınç merkezi fırtına ve kar yağışlarına yol açaçacak. '' tam bu durum beni heyacandırmışken yağışların Marmara'nın doğusunda olacak denmesi keyfimi kaçırmış olsa da eminim bu sefer Çorlu'ya çok kar yağacak diye kendi kendime söylendiğimi ve bu iddaamı defterime yazdığımı hatırlıyorum.

Soğuk bir cuma gecesiydi ve hayallerle uyudum. Sabah uyandığımda her yer bembeyazdı ve aralıklı şekilde çok yoğun kar yağıyordu. Kuzeyden gelen çok hızlı DEK bulutlarıyla hava kapanıyor 10 dk ortalık karışıyor sonra gökyüzü masmavi oluyordu. Aynı durum İstanbul'da da böyleydi. Çünkü Galatasaray- Bakırköyspor maçı vardı o saatlerde. O zaman maçlar öğlen oynanıyordu ve benzer kar yağışı Bakırköy'de de mevcuttu.

Sabah dışarı çıkıp, bol bol gezip, kardanadam yaptım. O gün okulda kurs vardı. Öğlen 1' de başlayıp 6'ya kadar sürüyordu. Saat 1 de güneş açmış sıcaklık 1 2 c ye kadar çıkmış, güneş alan yerlerler de erimeler başlamıştı. Fakat batıda ve kuzeyde yoğun şekilde pamuk bulut yığınları dikkatimden kaçmamıştı. Saat 3 gibi kuzeyden çok hızlı nimbostratüsler geldi. Hafif kar atıştırmaya başlayınca ben de bu fırsatı değerlendirmek için kurstan 2 ders önce çıktım. 3 km.'lik bir yolu bir arkadaşımla sohbet ederek yürüdük. Bir yandan sohbet ederken kuzeyden bembeyaz bir bulut kütlesinin geldiğini farketmiştim ve o kütle gelir gelmez ortalık karıştı. Bir anda erimiş olan yerler dahil her yer bembeyaz oldu. 15 dk sonra yeniden açtı hava. Sonra yarım saat sonra bir dalga daha geldi ve yine açıldı hava. Şaşkındım çünkü bu tarz kar yağışına ilk kez tanık oluyordum. Notlarıma göre 5 civarı bir kütle daha geldi ve ha açılacak ha kesilecek derken hiç ama hiç kesilmedi kar. Dışarısı inanılmazdı. İnsanlar yollarda zor yürüyordu. Evin güneye bakan camının kenarı bile kar dolmuştu. Bir ara elektrikler kesildi. Kar aralıksız durmadan gece 3 e kadar devam etti. Gece 3 te dışarı baktığımda yerde birikmiş 70 cm.'lik kara vuran dolunay ve mavi beyaz siyah karışımı bir ortama tanıklık ettim. İnanılır gibi değildi. Sıcaklık -8 di.

Sabah müthiş soğuk yüzünden fazla gezemedim. Kodak makinemin de filmi yoktu. Günlerden de pazardı. Bu yüzden bu efsane günü resimleyememiştim. Sadece bir gün önce kardeşimi ve kardanadamı çekebilmiştim. O gün sıcaklık -6 dan fazla yükselmedi, hayat durmuştu. TRT ekibi Marmaracık' ta yolda mahsur kalmıştı. İlginç olan bir şey vardı yanlız. Kar Tekirdağ merkeze, Edirne'ye ve Kırklareli'ye yağmamıştı. Marmaracık'tan İstanbul'a kadar olan bir bölgede etkili olmuştu. Fakat Saray'dan Çerkezköy'den karın 1.5 m olduğuna dair bilgiler geliyordu.

O gece sıcaklık -12 c olarak kayıtlara geçti. Ertesi sabah yumruğum kadar bir lapa lapa kar yağışı ortalığı kartpostal haline getirmişti. Bir sonraki gün hızlı bir erime sürecine girildi fakat 1 ay sonra Çerkezköy'e gittiğimde tepelerin kuzey yamaçlarında ve soğuk kalmış toprak yarıklarında hala kar vardı. Bu kar dar alanda etkili olduğu ve Trakya'nın doğu ilçelerini etkilediği için çok bilinmez. Fakat benim için 2006 DEK sisteminden sonra 2. sıradadır ve ömrüm boyunca da asla unutamayacağım bir sistem olarak akıllarda kalacaktır.



Hazırlayan ve derleyen:
Serkan SEZENOĞLU

DİĞER YAZI DİZİLERİM:
**********************

İSTANBUL'UN MEŞHUR KIŞLARI:
http://www.forumatmosfer.com/forum-istan...ur-kislari

1929 KIŞI - BOĞAZDA BUZ ÜZERİNDE İNSANLARIN FOTOĞRAF ÇEKTİRDİĞİ EFSANE KIŞ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1929-k...e-kis.html

UNKAPANI KÖPRÜSÜNÜ 4 PARÇAYA AYIRAN MEŞHUR 1936 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-unkapa...-kisi.html

1954 KIŞI VE BOĞAZI KAPLAYAN BUZ KÜTLELERİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1954-k...eleri.html

1957 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1957-k...anbul.html

İSTANBUL, EDİRNE VE AVRUPA'YI FELÇ EDEN MEŞHUR 1963 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html

1966 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1966-k...anbul.html

1967 KIŞI - İSTANBUL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1967-k...anbul.html

1972-1973 KIŞI - İSTANBUL'DAN KIŞ MANZARALARI
http://www.forumatmosfer.com/konu-1972-1...alari.html

İSTANBUL'UN MEŞHUR 1985 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html

İSTANBUL'UN MEŞHUR MART 1987 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html

BİR FOTOĞRAFIN ÖYKÜSÜ... 1987 KIŞINDA ATATÜRK HAVAALANI
http://www.forumatmosfer.com/konu-bir-fo...alani.html

1992 KIŞI - BİR KIŞ EFSANESİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1992-k...anesi.html

İSTANBUL'UN MEŞHUR 2004 KIŞI
http://www.forumatmosfer.com/konu-istanb...-kisi.html

1987-2017 YILLARI ARASINDA, İSTANBUL'DA, MART AYINDA KAR YAĞIŞLI GÜNLER
http://www.forumatmosfer.com/konu-1987-2...unler.html


DÜNYA TARİHİNDE İZ BIRAKAN METEOROLOJİK OLAYLAR:
http://www.forumatmosfer.com/forum-dunya...ik-olaylar

ÇANAKKALE SAVAŞI'NDA DÜŞMANA 16.000 KAYIP VERDİREN KAR FIRTINASI:27 KASIM 1915
http://www.forumatmosfer.com/konu-canakk...-1915.html

1816 - YAZSIZ GEÇEN YIL
http://www.forumatmosfer.com/konu-1816-y...n-yil.html

3 ŞUBAT 1972 (İRAN) - 8 METRE KAR KALINLIĞIYLA TARİHİN EN ÖLÜMCÜL KAR FIRTINASI
http://www.forumatmosfer.com/konu-3-suba...inasi.html


DÜNYA İKLİMİ:
http://www.forumatmosfer.com/forum-dunya-iklimi

ORMANLIK ALANLAR YAĞIŞI ÇEKER Mİ?
http://www.forumatmosfer.com/konu-ormanl...er-mi.html

KUTUP IŞIKLARI - AURORA BOREALIS
http://www.forumatmosfer.com/konu-kutup-...ealis.html

YANARDAĞ PATLAMALARI KIŞ MEVSİMİNİ ETKİLER Mİ?
http://www.forumatmosfer.com/konu-yanard...er-mi.html

ÇILDIR GÖLÜ’NDE BUZDA BALIK AVI
http://www.forumatmosfer.com/konu-cildir...k-avi.html

SALAR DE UYUNİ - UYUNİ TUZ ÇÖLÜ
http://www.forumatmosfer.com/konu-salar-...-colu.html

NASA GÖRSELLERİ KANIT GÖSTERİLDİ : HAVA DURUMUNA MÜDAHALE EDİLİYOR
http://www.forumatmosfer.com/konu-nasa-g...liyor.html

SİBİRYA'DA YENİ BİR GİZEMLİ KRATER BULUNDU
http://www.forumatmosfer.com/konu-sibiry...lundu.html

1984-2016 YILLARINA AİT İSTANBUL UYDU FOTOĞRAF GÖRÜNTÜLERİ KIYASLAMASI
http://www.forumatmosfer.com/konu-1984-2...amasi.html

1880-2017 YILLARI ARASI KÜRESEL SICAKLIK ANAMOLİSİ GRAFİĞİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-1880-2...afigi.html


TÜRKİYE İKLİMİ:
http://www.forumatmosfer.com/forum-turkiye-iklimi

TÜRKİYE'DE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE METEOROLOJİK AFETLER
http://www.forumatmosfer.com/konu-turkiy...etler.html

TÜRKİYE'NİN ŞİDDETLİ DOLU İKLİMİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-turkiy...klimi.html

ÇÖL TOZLARININ  ÇEVRE VE BİTKİLER ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ... 
http://www.forumatmosfer.com/konu-col-to...ileri.html

BEYAZIT KULESİ: ÇOCUKLUĞUMUZUN KAR SEVİNCİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-beyazi...vinci.html


FORUM ATMOSFER OKULU:
 
AVRASYA KAR ÖRTÜSÜNÜN KIŞA ETKİSİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-avrasy...tkisi.html

BİR UZUN VADE KLAVUZU: MJO ENDEKSİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-bir-uz...deksi.html

AMATÖR TAHMİNCİLİK TARİHİ VE MODELLERİN GÜVENİLİRLİĞİ
http://www.forumatmosfer.com/konu-amator...rligi.html

UZUN VADELİ TAHMİNLER, FIRTINA TAKVİMİ VE SİSTEM DÖNGÜSÜ
http://www.forumatmosfer.com/konu-uzun-v...ngusu.html

KAR YENİR Mİ? KAR NEDEN SEVİLİR? KAR SEVGİSİ !..
http://www.forumatmosfer.com/konu-kar-ye...vgisi.html


UYARI:

https://www.forumatmosfer.com web sitesinden alıntı yapmak isteyen kişi, kurum ve kuruluşlar;  “Yazılı izin almış olsalar dahi” kullandıkları materyalin  http://www.forumatmosfer.com sitesinde yayınlanmakta olduğunu ve bu siteden alıntı yapıldığını açık bir şekilde belirtmekle beraber http://www.forumatmosfer.com sitesine link vermek zorundadır.

Efsanelere hasret kaldık vuslat ne zaman yarabbi gelsin artık şu efsanelerden  Yazı harika olmuş bu arada Serkan abi eline sağlık 

Serkancım yine mükemmel bir çalışma .Bu satırları okurken o günleri yaşadım yine .Umarım 2017/2018 sezonu efsane kar yağışlarıyla geçer

Serkan döktürmüşsün yine. Eline emeğine sağlık.

18 mart 1992 GS-Werder maçının olduğu gün üniversiteden çıktığımızda (Yıldız Teknik Ünv) kar yağışı vardı. Ben bir karsever olarak tabi ki mutlu ancak bir GS'lı olarak da biraz endişeliydim. Beşiktaş'a indiğimizde ise neredeyse kardan eser yoktu ve yağmur yağıyordu. Biz her zaman gittiğimiz kahveye girip king oynamaya başladık. Yanlış hatırlamıyorsam maçı TV vermiyordu ve bir yandan oyun oynarken bir yandan da radyodan maçı dinliyorduk. Beşiktaş'ta yağmur yağarken Mecidiyeköy'de kar kış kıyamet, tek kale bir maç ama topun bir türlü o çizgiyi geçmemesi aklımda kalan.....

Neyse ki bunun acısı yıllar sonra, 11/12/2013 tarihinde yine İstanbul'daki GS-Juventus maçında çıktı ve bu sefer gülen taraf biz olduk

(16-10-2017, Saat: 22:51)emre sarıyer Nickli Kullanıcıdan Alıntı: Serkan döktürmüşsün yine. Eline emeğine sağlık.

18 mart 1992 GS-Werder maçının olduğu gün üniversiteden çıktığımızda (Yıldız Teknik Ünv) kar yağışı vardı. Ben bir karsever olarak tabi ki mutlu ancak bir GS'lı olarak da biraz endişeliydim. Beşiktaş'a indiğimizde ise neredeyse kardan eser yoktu ve yağmur yağıyordu. Biz her zaman gittiğimiz kahveye girip king oynamaya başladık. Yanlış hatırlamıyorsam maçı TV vermiyordu ve bir yandan oyun oynarken bir yandan da radyodan maçı dinliyorduk. Beşiktaş'ta yağmur yağarken Mecidiyeköy'de kar kış kıyamet, tek kale bir maç ama topun bir türlü o çizgiyi geçmemesi aklımda kalan.....

Neyse ki bunun acısı yıllar sonra, 11/12/2013 tarihinde yine İstanbul'daki GS-Juventus maçında çıktı ve bu sefer gülen taraf biz olduk

Ben Ankara' da üniversitenin kantininde maçı izlediğimi hatırlıyorum. Zaten youtube görüntülerine de bakılırsa maç yayını varmış gibi. Belki o gün Rıfkı'yı yediysen, hatırlayamaman normal Şaka bi yana, king oynamayı, bırak Avrupa maçı izlemeye, vize veya finallere çalışmaya bile tercih ettiğimiz yıllardı.

Eline, gözüne sağlık abi. Yine mükemmel bir arşiv tozlu raflardan inmiş...

Beni kar delisi yapan yıldır. 1987 kışında 5 yaşında idim ve 87 ye ait gözümde canlanan sadece bir anım var oda babamın sırtında bakkala giderken.
Ama 1992 yılı benim için bambaşkaydı. Fotoğraflar da görülen az miktar kar kalınlığına aldanmayın...
1992 bambaşka bir efsanedir...
Serkan abi hakkın ödenmez helal olsun sana.
Sayen de bir arşivimiz daha oldu.

Serkan hocam eline sağlık mükemmel bir çalışma yapmışşsın. ilk defa yazın beni çok hüzünlendirdi. 91 askerin şehit olduğunu görünce için sızladı, arşatırdım ancak gördüğüm kadarı ile terör harici bir olayda en fazla şehit askerimizin olduğu olay. çok büyük acı zaten 92-94 terörün tavan yaptığı yıllardı, 92 aynı zamanda zolguldak grizu patlaması ver erzincan depreminin olduğu yıldır.

Eline sağlık üstad

İleri ki nesillere unutulmaz bir çalışma daha olmuş. eline, emeğine sağlık..